İstanbul’da Eyüp Sultan semtinde bulunan Eyüp Sultan Camii, tarihi ve önemli kutsal ziyaret yerlerinden biridir. Külliye olarak yapılan, cami, medrese, türbe, aşhane ve hamam gibi bölümlerin bulunduğu Osmanlı Dönemin’den kalan büyük ve önemli bir tarihi eserdir. Camii ilk olarak 1458 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştır, yalnız 1766 yılında yaşanan depremden sonra büyük ölçüde hasar görüp kullanılamayacak hale gelmesiyle 1798 yılında 3.Selim tarafından tekrar yaptırılmış ve günümüzdeki halini almıştır.
Tarihi ve kutsal olarak son derece büyük bir öneme sahip olan bu camide, Fatih Sultan Mehmet ‘le başlayarak, Osmanlı Padişahları asırlarca kılıç kuşanmıştır. Camii’ nin içine girdiğinizde sizi saran mistik havayla içinize dolan huzuru hissedebilirsiniz. Eyüp Sultan Camii ‘yi ziyaret eden bir çok kişi, bu kutsal yerin farklı ve huzur veren bir enerjisi olduğunu söylemektedir. Günümüzde de ibadet etmek ve ziyaret amacıyla bir çok yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilmektedir.
Kutsal Mekanlar
Camii’ nin bu kadar önemli olmasının en önemli nedenlerinden biri; İslamiyet’te önemli isimlerinden biri olan Eyüp Sultan Hazretleri ‘nin türbesinin burada olmasıdır. Kendisi İslamiyet’ i kabul eden ilk kabul edenlerden olmakla birlikte Hz. Muhammed ‘i evinde ağırlama şerefine erişmiş ve bayraktarlığını yapmıştır. İlerleyen yaşına rağmen İstanbul seferine katılmış ve bu sefer esnasında hastalanarak hayata gözlerini yummuştur. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’ u fethettikten sonra hocası Akşemseddin’den Eyüp Sultan Hazretleri ‘nin mezarının bulunmasını istemiş ve mezarın bulunmasıyla birlikte türbeyi yaptırtmıştır.
İçi ve dışı çinilerle süslü olan türbe günümüze gelene kadar bir çok değişikliğe uğramıştır. Türbenin içinde ayrıca Hz. Muhammed’ e ait olduğu düşünülen ayak izi de sergilenmektedir.
Ayrıca Türbeye duyulan büyük saygıdan dolayı çok sayıda padişah, sefere çıkmadan önce buraya gelip dua edermiş. Camii ‘nin avlusunda bulunan büyük bir tarihe tanıklık eden asırlık çınarların, Akşemseddin’ in mezarı bulduğu sırada yerini belirtmek için diktiği iki çınar dalından yetiştiğine inanılmaktadır. Bu güzide mekanın kutsallığından dolayı, çoğu kişi vefat ettiklerinde cami ve türbenin etrafına gömülmek istenmiştir.Burada mezarları bulunan bazı önemli isimler; Necip Fazıl, Fevzi Çakmak ve Sokullu Mehmet Paşa ‘dır.